Soru
54 yaşında bir bayanım. Sol göğsümde bir kitle çıktı. Biyopsi yapıldı. Kanser olduğu söylendi. Bundan sonra ne yapılması en doğrusudur?
Yanıt
Meme kanseri teşhis edilen bir kişide yapılması gereken, kanserin vücudun diğer yerlerine yayılıp yayılmadığının tespit edilmesidir. Tümörün büyüklüğü ve koltuk altı lenf tutulumunun durumuna göre vücut taramaları yapılır. Genellikle akciğer grafisi ve karın ultrasonografisiyle ve gerekli durumlarda kemik sintigrafisiyle hastalığın yaygınlığı tespit edilir. Bazen grafi ve ultrasonografi yerine tomografi de kullanılabilir. Ayrıca diğer memenin de mamografi ile kontrolü gerekir. Hastalık meme ve koltuk altıyla sınırlı ise ilk tedavi cerrahidir. Cerrahide her zaman memenin tamamen alınması gerekmez. Günümüzde genel eğilim yalnızca tümörlü bölgenin çıkarılmasıdır. Koltuk altı lenf bezinde yayılım olup olmadığı operasyon sırasında yapılan özel yöntemle tespit edilir. Lenf tutulumu varsa koltuk altı lenf bezleri de çıkarılır. Tutulum yoksa bunların çıkarılmasına gerek yoktur. Çünkü koltuk altı lenf bezlerinin alınması, bazı hastalarda lenf direnajını bozduğundan kolda şişliğe neden olmaktadır. Memedeki tümörün çok büyük olduğu durumlarda önceden kemoterapi ya da antihormon tedavisiyle tümörün küçültülmesi mümkün olur. Bunun bir yararı da meme koruyucu cerrahiye imkan sağlamasıdır.
Cerrahi sonrası patolojik inceleme bulguları sonucuna göre tümör 1 cm’den büyükse genellikle kemoterapi, memenin tamamen çıkarılmadığı ya da koltuk altı lenf bezlerinin tutulu olduğu durumlarda meme tamamen alınmış olsa bile radyoterapi de tedaviye eklenir. Hormona duyarlı hastalarda en az 5 yıl süreyle antihormon ilaçlar verilir. Reseptörleri uygun kişilerde 1 cm’nin üstündeki tümörlerde, tüm bunlara ek olarak trastuzumab denilen antikor tedavisi de uygulanmaktadır.