Soru Cevap 182

Soru
Oğlum 22 yaşında ve yakın bir zaman önce sol yumurtalığında bir sertlik oluştu. Doktorlar kanser olduğunu düşünüyorlar. Bu nedenle vücut taramaları yapıldı. Karın içinde bir lenf düğümünde büyüme olduğu görüldü. Bu noktada tedaviye nasıl başlamamızı tavsiye edersiniz?

Yanıt
Hemen hemen tüm kanserlerde olduğu gibi erkek yumurtalık (testis) kanserlerinin kesin tanısı biyopsi ile konur. Dokunun patolojik olarak incelenmesi aynı zamanda testis kanserinin cinsinin tespit edilmesini de sağlar. Kanda tümör belirteçlerine bakılması hastalığın tanısı ve cinsinin ortaya konulmasında ek yararı olan tetkiklerdir. Tümör belirteçleri normal hücrelerden de salgılanmakla birlikte tümör hücrelerinden daha çok salgılanan ve kana verilen protein yapısındaki maddelerdir. Testis kanserlerindeki tümör belirteçleri alfa feto protein, beta insan koryonik gonadotropini ve laktik dehidrogenaz olarak bilinir.

Oğlunuzda ilk yapılması gereken tümörlü testisin çıkarılmasıdır. Kesin olarak kanser düşünülmüyorsa testis koruyucu biyopsi de yapılabilir. Testis tümörleri iki ana gruba ayrılır: Birinci grupta seminom olarak bilinen kanserler bulunur. Seminomlar hem radyoterapi hem de kemoterapiye duyarlıdır. Diğer grup ise nonseminom olarak tanımlanan seminom dışı tümörlerden oluşur. Nonseminomlarda radyoterapiden çok kemoterapi ve cerrahinin rolü ön plana çıkar. Bu nedenle testis tümörünün cinsinin tespiti, tedavinin alacağı yön bakımından çok önemlidir. Bunun dışında karın içinde sözünü ettiğiniz lenf büyümesinin kanserle ilişkisinin tespiti gerekir. Görüntüleme tetkiklerinde şüphe var ise lenf düğümünden iğne ile biyopsi alınmalıdır. Bu lenf bezi, kanserli ise hastalık ikinci evrede demektir. Tümör yükü düşük ikinci evre seminomlarda standart tedavi radyoterapidir. Tedaviyle hastalıktan tamamen kurtulma şansı yüksektir. Lenf bezi büyük ya da sayıca çok ise önceliği kemoterapi alır. Bununla da başarı oranları yüksektir.

Hastalık ikinci evre nonseminom ise tedavide kemoterapi uygulanır. Lenf bezi kaybolmazsa ameliyatla çıkarılır. Bir diğer yaklaşım da kemoterapi vermeden karın içinde peritonun arka bölgesindeki tüm lenf bezlerinin çıkarılması ve bunların patolojik olarak incelenmesidir. Patoloji ve tümör belirteçlerinin durumuna göre gerektiğinde cerrahiye kısa süreli kemoterapi eklenebilir. Nonseminomlar da tedaviye çok iyi yanıt veren tümörlerdir. Her ne kadar seminomların gidişatı daha iyi olsa da bunlarda da hastalıktan tamamen kurtulma ihtimali yüksektir.

4306 Tüm Zamanlar 1 Bugün

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir