Soru
Babama kalın barsak kanseri teşhisi konuldu. Karaciğere ve akciğere yayılmış. Bu tür kanserlerde kemoterapiden başka hedefe yönelik tedaviler verildiğini okudum. Bu ne demek oluyor? Kemoterapi de hedefe yönelik bir tedavi ve bu hedef de kanser değil mi?
Yanıt
Tabii ki onkolojideki tedavilerin hepsi kanser hedefine yöneliktir. Burada sözü edilen hedefe yönelik tedavi ifadesiyle anlatılmak istenen farklı bir şey. Bununla kanser hücrelerinde normal hücrelere göre daha yoğun bulunan bazı reseptörleri hedef alan tedavi anlatılmak istenmektedir.
Reseptörler antijen özelliği taşıyan moleküllerdir. Bunlar aldıkları sinyaller aracılığıyla hücrelerin büyümesini ve çoğalmasını sağlamaktadırlar. Bu molekülleri kapatıcı antikorlar kullanılırsa, sinyallerin hücreleri etkilemesi ve dolayısıyla hücre çoğalması engellenir.
Antikorların etkilediği moleküller normal hücrelerde de bir miktar bulunur. Kanser hücresiyle normal hücre arasındaki bu kısmi benzerlik yan etkilerin nedenidir. Ancak hedefe yönelik tedavide kullanılan antikorların yan etkileri kemoterapiye göre daha azdır.
Günümüzde kalın barsak kanserinde yaygın olarak kullanılan iki antikor vardır. Bunlar bevasizumab ve setuksimab olarak bilinen moleküllerdir. Genellikle kemoterapiyle birlikte kullanılır ve kemoterapinin etkisini artırırlar. Damardan verilirler. Kalın barsak kanserlerinin dışında bazı kanserlerde de hedefe yönelik tedaviler kullanılmaktadır. Bu hastalıklar arasında en önemlileri kronik miyeloid lösemi, meme kanseri, bazı sarkom türleri, akciğer ve yumurtalık kanserleridir. Hedefe yönelik ilaçlar damardan verilebildiği gibi ağızdan tablet olarak da kullanılabilmektedir. Öyle ki bir kalp ya da şeker hastası nasıl kronik olarak ilaç kullanıyorsa kanser hastası da bu yöne doğru gitmektedir. Buna en güzel örnek kronik miyeloid lösemide yıllarca kullanılan imatinib isimli ilaçtır.
Hücreleri benzer molekülleri taşıyorlarsa farklı organların kanserlerine aynı antikor tedavisini vermek mümkün olabilmektedir. Bunun tersine, aynı organın kanserleri farklı moleküller de taşıyabilir. Bu durumda da aynı organın kanseri bile olsalar farklı ilaçlar kullanmak gerekebilir. Önümüzdeki yıllarda kanser tedavisi bu yönde büyük gelişmeler gösterecektir. Kişiler arasında kanser hücrelerinin barındırdığı moleküller yönünden tespit edilen bu farklılıklar kişiye özel tedavileri gündeme getirmektedir.