MEME KANSERİ OLAN ANNEM AMELİYAT OLMALI MI?
Soru
Annemin göğsünde bir kitle ortaya çıktı. Biyopsi sonucunda kanser olduğu anlaşıldı. Vücut taramalarında hastalığın kemiklere yayıldığı görüldü. İç organlarında ise kansere ait sıçrama yok. Doktorumuz göğsün alınabileceğini söyledi. Sizce annemin göğsü alınmalı mı? Nasıl bir yol izlememizi önerirsiniz?
Yanıt
Kesin kural olmamakla birlikte kanser hastalarında cerrahi genellikle erken evredeki tümörlerde yapılır. Kanser, kan ya da lenf gibi yollarla başka organlara gitmemiş, yani uzak metastaz yapmamışsa cerrahi olarak tümörün çıkarılması kanser tedavisinin en önemli unsurlarından biridir. Bu, lokal tedavi demektir. Ancak metastaz yapmış kanserlerde orijinal tümörün çıkarılması genellikle yarar sağlamaz. Bunun istisnaları vardır. Örneğin yumuşak doku ya da kemik sarkomlarında, kalın barsak ve erkek yumurtalık kanserlerinde, böbrek tümörlerinde metastazlara cerrahi uygulamanın yaşam süresini uzattığını, hatta bazı durumlarda kanseri tamamen tedavi edebildiğini biliyoruz. Özellikle bir iki metastazı olan diğer kanser hastalarında da metastazların ameliyatla çıkarılması düşünülebilir.
Meme kanserinde kemik ya da iç organların birçok yerine yayılmış hastalarda memedeki kitlenin çıkarılması anlamlı değildir. Çünkü hastalık kan yoluyla vücuda yayılmış olduğu için tek bir alanın çıkarılması yarar sağlamaz. Bunun aksini savunan hekimler olmakla birlikte benim önerim memedeki kitleye dokunmadan vücudun tümündeki kanser hücrelerine etki edecek ilaç tedavisine geçilmesidir. Üstelik kitlenin çıkarılması meme estetiğini bozduğundan hastayı psikolojik yönden olumsuz etkileyebilir. Ancak memede akıntı, kanama gibi semptomlar var ise cerrahi düşünülebilir.
Yaygın kemik metastazları olan bir meme kanseri hastasında hangi cins ilaç tedavisinin yapılacağına karar vermek için hastaya ait daha çok bilgiye ihtiyaç vardır. Hastanın kanseri kadınlık hormonu östrojene duyarlı ise tedavide ilk düşünülmesi gereken ilaçlar kemoterapi değil, hormonu baskılayan ve ağız yoluyla alınan ya da cilt altından belli aralarla yapılan anti-hormon karakterindeki ilaçlardır. Hatta bu ilaçlardan birine yanıtsızlık ortaya çıkarsa diğerine geçilebilir. Burada hastanın menopozda olup olmamasına göre ilaçların tercihinde farklılıklar ortaya çıkabilir.
Anti-hormon ilaçlardan başka uygun reseptörleri olan hastalarda kemoterapiden önce antikor tedavileri de düşünülebilir. Bu ilaçlar damar yoluyla uygulanmakta olup anti-hormon haplar ile birlikte de verilebilir. Kemik güçlendirici ve kanserin yayılmasını yavaşlatan zoledronik asit de tedaviye eklenmelidir. Kemik metastazları olan hastalarda kemoterapi, anti-hormon tedavilere yanıtsızlık ortaya çıktığında başlanmalıdır.